Boston Üniversitesi Tıp Okulu’nda , Psikiyatri Ve Nöroloji dalında öğretim üyesi olan araştırmacı Chris Streeter, Ph.D, geçenlerde bir makale ile önemli bir açıklama yaptı.

Basite indirgersek, beyin ve beden ilişkisinde Yoga’nın rolü üzerine bir araştırma bu.

Dr. Streeter ve ekibi, yoganın, sinir sistemini vagal tonu yükselterek düzelttiğini ve bunun da bedenin stressle başarıyla başedebilmesini sağladığını söylediler. Araştırmacılar, yoganın esnekliği ve iyi olma halini arttırmasını vagal tone’a bağladı.

PEKİ BU VAGAL TON NEDİR?

Vagal on, direkt olarak Vagus sinirine bağlı ki bu sinir en büyük cranial( kafatasıyla ilişkili) sinir. Aynı zamanda “Gezgin Sinir” diye bilinir ne de olsa kafatasının altından başlar ve bütün bedeni gezer, gezerken terleme, sindirim ve sinir sistemlerine dokunur.
Bazen “hava trafiği kontrolcüsüne benzetilir.
Vagus siniri bedenin bütün BÜYÜK beden işlevlerine yardımcı olur.
Nefes alıp vermek, kalp atışı, sindirim ve hatta deneyimlerimizi anlamlandırmamızda etkindir.

Görüldüğü gibi bu sinir, psikolojik işlevlerimiz için kritik bir göreve sahiptir.
SAĞLIKLI vagus sinirine sahip insanlar “YÜKSEK VAGAL TON”a sahip olarak addedilir. Bu insanların bedenleri ve beyinleri stres altında dirençli ve metanetlidir.
Bu kişiler heyecanlı bir halden, sakin bir hale gelmekte başarılıdırlar.
Yani vagal tonu yüksek olanlar daha sağlıklı ve daha dirençlidirler.

PEKİ YA DÜŞÜK VAGAL TON ile yaşayan insanlar?

Onlar strese karşı daha hassas ve hastalıklara daha yatkındırlar.
Sindirim sisteminde zorlanmalar, kalp ritminde bozulmalar, ve duyguları yönetmede zorlanmalar yaşamaya eğilimlidirler.
İlginçtir ki, düşük vagal ton, bazı sağlık sorunları ile ilişkilidir:depresyon, anksiyete, kronik acı ve epilepsi. Biliyoruz ki Yoga uygulamaya başlayan insanlarda bu tarz sorunlardan uzaklaşma ve bir olumlu gelişme gözlemlenir.

*Vagus siniri aynı zamanda beynimizi kalbimize bağlayan sinirdir.